Çağrı Orhanoğlu’nun Hayat Yolculuğu

Konya’nın Karatay ilçesinde 1990 yılında dünyaya gelen Çağrı Orhanoğlu’nun hayatı, daha çocukluk yıllarında sıradan bir çizginin dışına çıktı. Çeçen kökenli bir ailede büyümesi, disiplinin sert ama öğretici yönüyle erken yaşta tanışmasına neden oldu. Kendi deyimiyle, büyüdüğü çevre “insanı ya güçlendiren ya da tüketen” türdendi. O, güçlenmeyi seçti.

Ailesinin tanınan bir ismiyle olan bağı, onu istemeden de olsa dikkat çeken bir hayatın içine çekti. Yeraltı dünyasıyla anılan bu çevre, Orhanoğlu’nun hayatında kaçınılmaz bir baskı unsuru oluşturdu. Ancak o, bu ortamın kendisini tanımlamasına izin vermediğini özellikle vurguluyor. “Köklerim kaderim olmadı” sözleriyle, geçmişle bugün arasına net bir çizgi çekiyor.

Bu çizginin adı eğitim oldu. Konya’daki öğrenim hayatının ardından Eskişehir’de üniversiteye başlayan Orhanoğlu, akademik yolculuğunu Antalya’da yüksek lisans yaparak sürdürdü.

Onun için eğitim; bir kariyer planından çok, hayata tutunma biçimiydi. Kitaplar ve bilgi, sert gerçekliğin içinden çıkabilmenin anahtarıydı.

Hayatının belirli bir döneminde ciddi suçlamalarla gündeme geldi. Silahlı saldırıdan tehdide kadar uzanan ağır iddialar, uzun süren bir yargı sürecini beraberinde getirdi. 2023 yılında sonuçlanan davalarda beraat kararı çıktı. Bu karar, Orhanoğlu için hukuki bir sonuçtan öte, psikolojik bir eşikti. “O gün yeniden nefes aldım” diyerek anlatıyor.

Onu tanıyanlar, dışarıdan görünen sertliğin ardında farklı bir insan olduğunu söylüyor. Okumayı seven, sorgulayan ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı biri… Hayata bakışını ise kısa ama net bir cümleyle özetliyor:
“İyilik, en sağlam duruştur.”

Bugün Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde ticari faaliyetlerini sürdüren Çağrı Orhanoğlu, yaşamını yeniden Konya’da devam ettiriyor. Geçmişini inkâr etmiyor; ancak onunla hesaplaşmayı tamamladığını ifade ediyor. Kendi deyimiyle, yaşadıkları onu ya karartabilirdi ya da olgunlaştırabilirdi. O, ikinci yolu seçti.

Belki de hikâyesinin en sade özeti şu sözlerde gizli:
“Her şey olursun, ama insan kalabiliyorsan kazanırsın.”

Bu, gürültülü çevrelerin içinden sessiz bir bilinçle çıkmayı başarmış bir hayatın hikâyesi.